Yakın Tarih

Gençliğe Hitabe’nin Sır Perdesi

Okullarda tahtanın üstünde, ezberlerde ve Türk vatandaşlarının kalbinde bir yer edinen Gençliğe Hitabe’nin sır perdesini açıyoruz…

                Mesela “Ey Türk Genci” diye bahsedilen kişi kimdir, nerede ne yapıyor ne zaman parıldayacak?

                “Yüzyıllar sonra yeşil gözleri ile dünyanın gerçek yüzünü görebilen seçilmiş bir adam gelecek. Sizi yaşamakta olduğunuz rüyadan uyandırmak için gerçeğe çağıracak. Onu düşmanlardan kollamalısınız.

İlginizi Çekebilir

Bu seçilmişe yaşayacağı çağ ona kim olduğunu unutturabilir. Hatırlatmanız gerek.

Bu hatırlatma bilgeliğin uzun yıllar boyunca kuşaktan kuşağa aktarılmasıyla sağlanmış olacak.

O zaten uyandırılmış olacak.” diyor Atatürk… Yer Bandırma Vapuru, 16 Mayıs 1919.[1]

Hüseyin Hakkı Kahveci, Ahmet Esat ile Atatürk’ün görüşmelerini şu şekilde aktarmıştır:

                “Ahmet Esat ( Çiçero ) ve Mustafa Kemal arasında geçen konuşma.

Bak Çocuk…

Şimdi sana anlatacaklarım senin uğrunda ölmen gereken konulardır. Bu sırrı saklarken ölebileceğin gibi acı çekerek ölebileceğini söyleyebilirim. Gizli bir tarikat var. Tarihin tüm derinliklerine nüfuz etmiş, geleceği almak istiyor. Tüm dünyaya yayılmışlar. Bugün bu gemide 18 silah arkadaşımın olmasının sebebi, bugün ve gelecekte Türk’e düşman olanlara mesaj yollamamdır. Çünkü onların en güçlü silahları 19 kişiden oluşuyor ve profesyonel olarak adlandırıyorlar. Hangi millete mensuplar diye sorarsan, milliyet tanımazlar.

Peki, Paşam bunlara karşı nasıl savaşacağız.

– Bak Çocuk, bizden sonra gelecekler için silah ve akılla savaşmamız gerekiyor.

Bak Çocuk ‘Senin görevin gizli bir teşkilat kurmak. Bundan yüz yıl sonrasını düşünerek en güvendiğin adamları seçmek, güveneceğin adamları yetiştirmek. Bir gün öleceksin ama bundan yüz yıl sonra dünyayı çok daha iyi bir yer yapacak bir adam gelecek. Onun için bu teşkilâtı isimsiz kurmalı ve bilgilerimizi sır taşıyıcılarımızla o gelene kadar taşıyarak ona vermeliyiz.

Çocuk, teşkilatı kur ve tarihi karıştır.

Teşkilât kuruluş çalışmalarında kimseye güvenme, Teşkilatı Mahsusa artık yok. Bütün dünya çok büyük tehlike altında.’

Ahmet Esat ‘Emredersiniz Paşam’ der…”[2]

1934- Yer Londra
 

Görüşme Winston Churchill’in ofisinde Churchill – Çiçero arasında.

‘Bu hamle sırası olmayan bir satranç oyunu gibi. Yani yeni bir kaos. Bu kaosa sizin lideriniz olan Atatürk gibi liderler yardımıyla son verilebilir. Onların dehası bizi ileriye taşıyabilir. Atatürk dünyanın farkına erken varanlardan.

Atatürk’ten sonra bir lider daha gelecek, dünyanın onun için hazırlanması ve çevresinin ona kendi özgür iradesi ile neler döndüğünü anlatması ve anlaması gerekiyor.

Kendisinin hizmet mi edeceği yoksa hüküm mü süreceğine kararını vermesi gerekli.

Tabi bu yüzyıl değil. Yeni yüz yılda gerçekleşecek.’

– Ahmet Esat, Cumhuriyet kurulduktan sonra Atatürk’ün emriyle kurmuş olduğu teşkilat, memleketin en derin noktalarına nüfuz edecek şekilde yerleşmişti.

Atatürk’ün emri üzerine teşkilâtın bir lideri yoktu. Bilgi ve yetkiye sahip kişilerce yönetiliyordu.

Teşkilatın adı yoktu. Teşkilattı.

1934- Dolmabahçe
 

Teşkilatı kuran Ahmet Esat çok önemli bilgilerle Türkiye’ye dönmüş ve ivedilikle Dolmabahçe sarayında Mustafa Kemal Atatürk ile görüşmek için randevu istemişti.

Beklenen randevu gelmişti. Ahmet Esat, Atatürk’ün huzuruna çıkmıştı.

Atatürk, Ahmet’ e dönerek.

‘Ahmet Esat çok yol katettik. Ülkeyi yeniden inşa ettik, ama bunlar sonsuzluğun yanında değerli hiçler sadece. Büyük ve ulvi bir görev için burada olduğumuzu anlasak, her şeyi baştan yazma dirayetini göstereceğiz. Şimdilik sadece yapabileceğimiz kadarını yapıyoruz, gelecek olanlar için, onların içerisinde bir tanesi çok değerli.’

Ve Ahmet Esat, Atatürk’e doğru adım atarak ceketine gizlediği çok önemli emaneti yani kriptolu bilginin yer aldığı kutuyu teslim etti.

Kriptolu bilgiyi alan Atatürk heyecanlanmıştı. Atatürk avuç içi kadar olan bir silindir kutuya heyecanla bakarken, kutunun üzerinde japonca(Güneşin ilk doğduğu yer olan Japonya’ya cami yaptırtmıştı) harfler yazıyordu.

Atatürk, daha önce kendisine bildirilen harfleri doğru kombinasyonla bir araya getirince kutucuğun kapağı açılmıştı. Kutudan iki adet pusula çıkmıştı.

Birincisini pencereye doğru kaldırdığında üzerinde bir yıldız haritası ve altında Ahmet Esat’in bile dünya üzerinde görmediği, bilmediği bir dille yazılmış şifre ve Atatürk’e iletilen İngilizce bir not vardı.

Atatürk’ün pencereye yapıştırarak bıraktığı ilk kâğıtta gelecek olanı bildiren bir yıldız haritası ve beklenen kişinin geleceği yer ve tarih bildirilmişti. Ama kim olduğuna dair bir ibare yoktu. Pusulada yazan tarihi sadece Atatürk okuyabilirdi. Dünya üzerinde çok az kişiye bu hediye verilmişti. (Güneş Dili)

Mesaj pusulasında ise yazanlar şok ediciydi. “Fark edildin. On dokuz olduğunu anladılar. Onlarla iş birliği yapmayacağını biliyorlar. Zaman daralıyor, hazırlıklarını yapsan iyi olur.”

Mustafa Kemâl Atatürk, Ahmet Esat’a bazı talimat ve emirler verdikten sonra şöyle der.

‘Bilgileri sır taşıyıcılarına aktaracaksın. Bir adam gelecek. Hepimizin özelliklerini almış. Öğrenme ve öğretme kabiliyeti en üst seviyede. Onu bulup, ona doğru yolu göstermelisiniz. Düşman güçlü ve onu bulduktan sonra korumalısınız.

Dünyayı karanlık günlerin beklediği önümüzdeki yüzyılda eğer ki seçilmiş olan kendini inkâr etmezse çok büyük bir lider olacak. Bilmeden yoluna girerse daha başarılı olacaktır.’

‘Bir adam gelecek. Hepimizin özelliklerini almış. Öğrenme ve öğretme kabiliyeti en üst seviyede. Onu bulup, ona doğru yolu göstermelisiniz. Düşman güçlü ve onu bulduktan sonra korumalısınız.’

Dünyayı karanlık günlerin beklediği önümüzdeki yüzyılda eğer ki seçilmiş olan kendini inkâr etmezse çok büyük bir lider olacak. Bilmeden yoluna girerse daha başarılı olacaktır.“[3]

Sonuç
 

                Atatürk, bu gelecek kişiye Gençliğe Hitabe ’de seslenmiş ve “Ey Türk İstikbalinin evladı! Muhtaç olduğun kudret damarlarındaki asil kanda mevcuttur!” diyerek onu bir kere daha anmıştır.[4] Atatürk’ün öngörüsü bir başkadır…


 
[1] Hüseyin Hakkı Kahveci, O Kişi, 2024, s. 19.
[2] Age., s. 20.
[3] Age., s. 21, 22, 23.
[4] Hüseyin Hakkı Kahveci, Asil Kan-Atatürk’ün Gizlenen Kutsal Vasiyeti, 2022. 

Yazar Hakkında

_________________________________________

Bir Yorum Yazın

İlginizi Çekebilir

Başa dön tuşu